7 Kasım 1995 tarihinde yürürlüğe giren 4128 Sayılı “Bazı Kanun ve KHK’lerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile Patent Hakları konusundaki ihlal ve tecavüz hallerine ilişkin suçlar üç ayrı grupta toplanmış ve herbiri için ayrı cazai hükümler getirilmiştir.
Birinci grupta; patent hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildiriminin gerçeğe aykırı olarak yapılması; sınai mülkiyet koruması olan bir eşya veya ambalajı üzerine konulmuş, sınai mülkiyet koruması olduğunu belirten işaretin, yetkisi olmadan kaldırılması, bir kişinin kendisini haksız olarak patent başvurusu veya patent hakkı sahibi olarak göstermesi durumları tanımlanmış ve bu durumda suçlular hakkında üçyüz milyon liradan altıyüz milyon liraya kadar ağır para cezası ve bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.
İkinci grupta ise; mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisi bulunmadığını bildiği veya bilmesi gerektiği halde, patent korumasına ilişkin mevzuatın devir ve intikal, rehin ve haciz ile ilgili maddelerinde yazılı haklardan birini veya bu haklarla ilgili lisansı, başkasına devretme veya verme veya rehnetme veya bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunulması, korunan bir patent hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresi bittiği veya herhangi bir sebeple patent hakkının hükümsüzlüğü veya sınai mülkiyet korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına, hukuken korunan bir patent hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyma veya bu amaçla yazılı ve görsel basındaki ilan ve reklamlarda, bu tarzda yazı, işaret veya ifadelerin kullanılması durumları tanımlanmış ve bu durumda suçlular hakkında altıyüz milyon liradan bir milyar liraya kadar ağır para cezası ve iki yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.
Üçüncü grupta ise patent hakkına tecavüz sayılan fiilerden birini işleyenler hakkında, altıyüz milyon liradan bir milyar liraya kadar para cezası ve iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.Ayrıca, haklarında bu tür suçlardan dolayı cezalara hükmolunanların, varsa işyerlerinin bir yıldan az olmamak üzere kapatılmasına ve aynı süre ticaretten men edilmelerine hükmolunacağı hüküm altına alınmıştır.